Yasak Greyfurt

Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
47,549
Çözümler
4
Tepki puanı
14,258
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Yeni bölüm gelmiş sandım ya
 

Eunoia

Altın Üye
Katılım
25 Nis 2021
Mesajlar
4,762
Tepki puanı
2,033
Puanları
113
Cinsiyet
Kadın
nası üzülmiim pluviofil, bi daa kiev böle yakalanır mı .s.s bi de tüm dünyaya rezil olduk, twittera bakamıyorum şu an .s.s putin diye tezahürat yapmak nedir yaa .s.s
Maçı izlemedim ama sonucu görmüştüm..
berabere bitseydi belki daha iyi olabilirdi
 

pumpkin🌸

kabaktan dönenin kaşığı kırılsın
Elmas Üye
Katılım
7 May 2020
Mesajlar
10,138
Tepki puanı
2,233
Puanları
113
Konum
Kreş
Cinsiyet
Kadın
5. bölüm

Kahvaltıda holinin telefonu çaldı. Şüphe uyandıran hareketlerle masadan kalkıp holde sessiz sessiz telefonda konuşmaya başladı. Çen bir bahane ile masadan kalkıp gizlice dinlemeye gitti. ‘kero bugün saat 2 de pera palasta görüşüyoruz itiraz istemiyorum’ dediğini duydu ve sofraya geri döndü çen. Holi gelip taze sıkılmış portakal suyundan bir fırt alıp benim çıkmam lazım dedi. Arkasından çocuklar da okula gitti. Çen biggieyi arayıp ‘o gün bugün’ dedi…..

mahmut ve zxed diğer yönetim kurulu üyeleriyle toplantıdaydı ama mahmutun aklı orada değildi. Holiden nefret ediyordu. Bir gün holi ona ‘seni oggy kadar seviyorum, sen de benim bir oğlumsun’ demişti. O anı hatırlayınca nefesi daraldı farkında olmadan elindeki kalemi kırdığını fark etti. zxed ‘iyi misin’ diye sordu. ‘i-iyiyim… toplantı bitmiştir’ dedi ve masadan kalkıp odadan çıktı. Lavaboya gidip yüzünü yıkarken aklında anıları canlanıyordu. Aslında mahmut da holiyi bir zamanlar çok seviyordu. Onu hep bir abi, bir baba, bir akıl hocası olarak görmüştü. Ta ki geçen yaza kadar…. En büyük travmasının holi olduğunu o an anlamıştı… mahmut 10 yaşındayken bir gün okuldan normalden erken dönmüştü. Masanın üzerinde çizim denemelerinin yapıldığı bir dosya gördü. En sonunda anka kuşuna benzeyen robotik bir çizim tomburlak içine alınmıştı, onların evden birine ait olmadığı aşikardı. Daha sonra yatak odasından gelen seslerle irkildi ve yukarıya çıktı. İçeriden apar topar çıkan annesinin yanında bir adam vardı, yüzünü görememişti ama babası değildi… ağlayarak günlüğüne yazmaya koştu ve kimseye de bundan bahsetmedi…. Yıllarca o çizimlerin neyi ifade ettiğini bulmaya çalıştı ama bulamadı. Ta ki geçen sezon holyphoneun yeni modeliyle yeni bi logoya geçilmesine kadar…..

Restoran çok kalabalık değildi o gün. Hava hafif kapalı zaman zaman sağanak yağışlıydı. Derken içeriye holi girdi. Kero onu karşıladı. Holi keroyu saat 2de pera palasa davet etti. Kero çalıştığını ve gelemeyeceğini söyledi bunun üzerine holi bel fara gidip restoranı almak istediğini söyledi. Bel far bu durumu yadırgadı ama holi cevabını beklemeden değerinin 5 katını teklif edince düşünmeden kabul etti. Sonra holi keroya gidip ‘artık restoranın yeni sahibi ve dolayısıyla yeni partonun benim, o yüzden saat 2 de pera palasta ol’ dedi ve gitti. Kero şaşkındı. Bel far da şaşkındı ama birkaç özel eşyasını ve ceketini alıp çıktı….

Restorandan 2 saat sonra

Pluviofil yemek yemek için dışarı çıkmış dönerken de Arnavut kaldırımlı bir sokakta topuğu kırılmıştı. Yere düştü. Bu arada bi kapkaççı gelip çantasını almaya çalıştı. Yaşanan arbede sonunda metrelerce yerde sürüklenen pluviofil sonunda çantasını koruyamadı ve oracıkta bayıldı. Gelen vatandaşlar tarafından acilen hastaneye kaldırıldı. Hastanede kimliği tespit edildikten sonra işyerindekilere haber verildi.

Restorandan 2 saat sonra

Alcatraz yine dosyaların içinde kaybolmuş, çalışmaya dalmıştı. Bugün pluviofil çok güzel mor bir elbise giymişti. Onu ilk kez elbise giyerken görmüştü ve gözlerini bir türlü ondan alamamıştı. Pluviofil ne kadar da güzeldi öyle… öğle yemeğinde bir iş toplantısı olduğundan erken çıkmıştı ve henüz dönmemişti. ‘Naapıyorsa artık dışarılarda başka zamanda olsa dibimden ayrılmazdı bugün göresimiz var hatun ortada yok’ düşüncelerinin içinde zaman zaman kaybolup gidiyordu. Aradan ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu, danışmadan arandı. Telefondaki ses Pluviofil hanımın saldırıya uğradığını şu an hastanede olduğunu ve durumunun akıbetinden bahsederken elindeki telefonu düşürdü ve hastaneye koştu….

Restorandan 2 saat sonra

Çen bu büyük günün o gün olduğunu bildiğinden avukatını da alarak pera palasa gelmişti. Birazdan holiden sonsuza dek kurtulacak ve zengin olup sevgilisiyle papua yeni gineye yerleşecekti. Bu düşüncelerin arasından sıyrılarak, avukatıyla birlikte resepsiyondan holinin kaldığı odayı öğrenip oraya doğru yöneldiler. Kalbi yerinden fırlayacakmış gibi çarpıyordu…

Restorandan 2 saat sonra

Holi ve kero buluştular. Holi ‘bugün her şey bitiyor kero benimle evlenir misin’ diye sordu. Kero da nasıl olduğuna anlam verememişti ve düşünmeden cevap verdi ‘tabiki de evet, memnuniyetle’ dedi, içinden istersen yüzüğü ben bile alırım yani o derece diyordu… şimdi yan odaya geç dediği anda kapı çaldı ve o an kero donakaldı. çenin sesi ' aç kapıyı aşağılık herif, aç' diyerek tüm koridoru inletiyordu.......
 
Son düzenleme:

Eunoia

Altın Üye
Katılım
25 Nis 2021
Mesajlar
4,762
Tepki puanı
2,033
Puanları
113
Cinsiyet
Kadın
5. bölüm

Kahvaltıda holinin telefonu çaldı. Şüphe uyandıran hareketlerle masadan kalkıp holde sessiz sessiz telefonda konuşmaya başladı. Çen bir bahane ile masadan kalkıp gizlice dinlemeye gitti. ‘kero bugün saat 2 de pera palasta görüşüyoruz itiraz istemiyorum’ dediğini duydu ve sofraya geri döndü çen. Holi gelip taze sıkılmış portakal suyundan bir fırt alıp benim çıkmam lazım dedi. Arkasından çocuklar da okula gitti. Çen biggieyi arayıp ‘o gün bugün’ dedi…..

Cons ve zxed diğer yönetim kurulu üyeleriyle toplantıdaydı ama consun aklı orada değildi. Holiden nefret ediyordu. Bir gün holi ona ‘seni oggy kadar seviyorum, sen de benim bir oğlumsun’ demişti. O anı hatırlayınca nefesi daraldı farkında olmadan elindeki kalemi kırdığını fark etti. zxed ‘iyi misin’ diye sordu. ‘i-iyiyim… toplantı bitmiştir’ dedi ve masadan kalkıp odadan çıktı. Lavaboya gidip yüzünü yıkarken aklında anıları canlanıyordu. Aslında cons da holiyi bir zamanlar çok seviyordu. Onu hep bir abi, bir baba, bir akıl hocası olarak görmüştü. Ta ki geçen yaza kadar…. En büyük travmasının holi olduğunu o an anlamıştı… cons 10 yaşındayken bir gün okuldan normalden erken dönmüştü. Masanın üzerinde çizim denemelerinin yapıldığı bir dosya gördü. En sonunda anka kuşuna benzeyen robotik bir çizim tomburlak içine alınmıştı, onların evden birine ait olmadığı aşikardı. Daha sonra yatak odasından gelen seslerle irkildi ve yukarıya çıktı. İçeriden apar topar çıkan annesinin yanında bir adam vardı, yüzünü görememişti ama babası değildi… ağlayarak günlüğüne yazmaya koştu ve kimseye de bundan bahsetmedi…. Yıllarca o çizimlerin neyi ifade ettiğini bulmaya çalıştı ama bulamadı. Ta ki geçen sezon holyphoneun yeni modeliyle yeni bi logoya geçilmesine kadar…..

Restoran çok kalabalık değildi o gün. Hava hafif kapalı zaman zaman sağanak yağışlıydı. Derken içeriye holi girdi. Kero onu karşıladı. Holi keroyu saat 2de pera palasa davet etti. Kero çalıştığını ve gelemeyeceğini söyledi bunun üzerine holi bel fara gidip restoranı almak istediğini söyledi. Bel far bu durumu yadırgadı ama holi cevabını beklemeden değerinin 5 katını teklif edince düşünmeden kabul etti. Sonra holi keroya gidip ‘artık restoranın yeni sahibi ve dolayısıyla yeni partonun benim, o yüzden saat 2 de pera palasta ol’ dedi ve gitti. Kero şaşkındı. Bel far da şaşkındı ama birkaç özel eşyasını ve ceketini alıp çıktı….

Restorandan 2 saat sonra

Pluviofil yemek yemek için dışarı çıkmış dönerken de Arnavut kaldırımlı bir sokakta topuğu kırılmıştı. Yere düştü. Bu arada bi kapkaççı gelip çantasını almaya çalıştı. Yaşanan arbede sonunda metrelerce yerde sürüklenen pluviofil sonunda çantasını koruyamadı ve oracıkta bayıldı. Gelen vatandaşlar tarafından acilen hastaneye kaldırıldı. Hastanede kimliği tespit edildikten sonra işyerindekilere haber verildi.

Restorandan 2 saat sonra

Alcatraz yine dosyaların içinde kaybolmuş, çalışmaya dalmıştı. Bugün pluviofil çok güzel mor bir elbise giymişti. Onu ilk kez elbise giyerken görmüştü ve gözlerini bir türlü ondan alamamıştı. Pluviofil ne kadar da güzeldi öyle… öğle yemeğinde bir iş toplantısı olduğundan erken çıkmıştı ve henüz dönmemişti. ‘Naapıyorsa artık dışarılarda başka zamanda olsa dibimden ayrılmazdı bugün göresimiz var hatun ortada yok’ düşüncelerinin içinde zaman zaman kaybolup gidiyordu. Aradan ne kadar zaman geçtiğini bilmiyordu, danışmadan arandı. Telefondaki ses Pluviofil hanımın saldırıya uğradığını şu an hastanede olduğunu ve durumunun akıbetinden bahsederken elindeki telefonu düşürdü ve hastaneye koştu….

Restorandan 2 saat sonra

Çen bu büyük günün o gün olduğunu bildiğinden avukatını da alarak pera palasa gelmişti. Birazdan holiden sonsuza dek kurtulacak ve zengin olup sevgilisiyle papua yeni gineye yerleşecekti. Bu düşüncelerin arasından sıyrılarak, avukatıyla birlikte resepsiyondan holinin kaldığı odayı öğrenip oraya doğru yöneldiler. Kalbi yerinden fırlayacakmış gibi çarpıyordu…

Restorandan 2 saat sonra

Holi ve kero buluştular. Holi ‘bugün her şey bitiyor kero benimle evlenir misin’ diye sordu. Kero da nasıl olduğuna anlam verememişti ve düşünmeden cevap verdi ‘tabiki de evet, memnuniyetle’ dedi, içinden istersen yüzüğü ben bile alırım yani o derece diyordu… şimdi yan odaya geç dediği anda kapı çaldı ve o an kero donakaldı. çenin sesi ' aç kapıyı aşağılık herif, aç' diyerek tüm koridoru inletiyordu.......
Ölüyor muyum yoksa
 

pumpkin🌸

kabaktan dönenin kaşığı kırılsın
Elmas Üye
Katılım
7 May 2020
Mesajlar
10,138
Tepki puanı
2,233
Puanları
113
Konum
Kreş
Cinsiyet
Kadın
Kesin @alcatraz ın nazarı değdi @Pluviofil e kaldirima takılması kapmaca uğraması filan tutkulu Bi aşk bekliyor gibi onlari


@pumpkin adama restoranı aldirdin yaaa şöyle sevenimiz çıkmadı
holi ve tüm istanbul arasında bir şeyler var :honk:
bakcaz artık önümüzdeki bölüm neder olacak, ama şüphesiz ki bir çok gize çözülecek :dyg:
 
Son düzenleme:
Üst Alt