Toh kuşu efsanesi
Bu kuş yıllar yıllar önce kraliyet ailesinin bir parçasıdır. Uzun ve renkli bir kuyruğu vardır. O kadar güzeldir ki herkes onun üstün bir kuş ırkının mensubu olduğunu düşünür. Diğer tüm canlılar güzel kuyruğuna hayrandır ve ona büyük saygı duyar.
Top kuşu o kadar güzel ve o kadar herkesi kendine hayran bırakır ki aşırı derecede kendini beğenen tavırlar sergilemeye başlar. Güzel kuyruğunu kirletme korkusuyla, çalışamayacağını söyler.
Toh kuşunun ihtiyaç duyduğu su ve yiyeceği diğer kuşlar getirir. Diğer kuşlar yuvasını yapıp uyuyacağı yeri de ayarlar. Toh kuşu özetle hiçbir iş yapmaz.
Geç uyanıp ardından tüm ormanın en güzel kuşlarının olduğu kraliyet bahçesine gider. Sıradan şeylerden konuşup boş boş gülerler. Günlerini böyle geçirir.
Toh kuşu aynı zamanda çok da huysuzdur. Öyle herhangi bir yiyeceği değil, ormandaki en güzel yiyecekleri yemek ister. Diğer kuşlar onu memnun etmek için çok uğraşsalar da bu kuş asla hiçbir şeyden tatmin olmaz
Bir gece, bilge bir baykuş korkunç bir fırtınanın yaklaştığının haber verir. (50 yılda bir meydana gelen fırtına). Gök gürültüsü ve şimşek tüm ormanı ayağa kaldırır. Eğer hayatta kalmak istiyorlarsa hemen bir sığınak inşa etmeleri gerekir.
Tüm kuşlar hemen hazırlık yapmaya başlar. Ağaçkakan, papağan ve tukan sığınak inşa etmek için dalları kesmeye başlar. Hindiler gibi daha büyük kuşlar daha ağır dalları taşır. Karga ve bıldırcın gibi daha küçük kuşlar küçük bitkileri taşır.
Zaman geçtikte bulutlar zaman geçtikçe daha da kararmaya başlamış. Fakat Toh kuşu hiçbir şey yapmaz. Yalnızca diğer kuşların sığınak inşa etmelerinin bitmesini bekler. Fakat diğer kuşlar bir anda bu durumdan bıktıklarını belli ederler ve Toh kuşunun da yardım etmesini isterler.
Toh kuşunun bu istek karşısında canı sıkılır. Fakat sığınaksız kalma korkusuyla bu işi yapmak için diğer kuşlara katılır. Azıcık çalışma sonrası yorulur. Çalışmanın kendine göre olmadığını düşünerek diğer kuşların görmediği zaman bir mağaraya gidip saklanır. Mağaranın içinde biraz uzanır ve uyuyakalır.
Fırtına tüm gün ve gece boyunca sürer. Ertesi gün güneş parıl parıl parlamaya başlar. Diğer kuşlar sığınaklarından, Toh kuşu da mağarasından dışarı çıkar. Toh kuşu her şeyin normale döneceğini düşünür. Toh kuş günlük rutinine dönmek için kraliyet bahçesine geri döner. Fakat bahçeye vardığında herkes ona gülmeye başlar. Fırtına Toh kuşunun harikulade ve görkemli kuyruğunu neredeyse tamamen yok etmiştir. Utanç içinde Toh kuşu mağaraya döner ve bir daha hiç dışarı çıkmaz. Gururu ve bencilliği yüzünden izbe bir yerde tek başına yaşamak ve çalışarak kaşiflere yol göstermekle cezalandırılır.
Bu kuş yıllar yıllar önce kraliyet ailesinin bir parçasıdır. Uzun ve renkli bir kuyruğu vardır. O kadar güzeldir ki herkes onun üstün bir kuş ırkının mensubu olduğunu düşünür. Diğer tüm canlılar güzel kuyruğuna hayrandır ve ona büyük saygı duyar.
Top kuşu o kadar güzel ve o kadar herkesi kendine hayran bırakır ki aşırı derecede kendini beğenen tavırlar sergilemeye başlar. Güzel kuyruğunu kirletme korkusuyla, çalışamayacağını söyler.
Toh kuşunun ihtiyaç duyduğu su ve yiyeceği diğer kuşlar getirir. Diğer kuşlar yuvasını yapıp uyuyacağı yeri de ayarlar. Toh kuşu özetle hiçbir iş yapmaz.
Geç uyanıp ardından tüm ormanın en güzel kuşlarının olduğu kraliyet bahçesine gider. Sıradan şeylerden konuşup boş boş gülerler. Günlerini böyle geçirir.
Toh kuşu aynı zamanda çok da huysuzdur. Öyle herhangi bir yiyeceği değil, ormandaki en güzel yiyecekleri yemek ister. Diğer kuşlar onu memnun etmek için çok uğraşsalar da bu kuş asla hiçbir şeyden tatmin olmaz
Bir gece, bilge bir baykuş korkunç bir fırtınanın yaklaştığının haber verir. (50 yılda bir meydana gelen fırtına). Gök gürültüsü ve şimşek tüm ormanı ayağa kaldırır. Eğer hayatta kalmak istiyorlarsa hemen bir sığınak inşa etmeleri gerekir.
Tüm kuşlar hemen hazırlık yapmaya başlar. Ağaçkakan, papağan ve tukan sığınak inşa etmek için dalları kesmeye başlar. Hindiler gibi daha büyük kuşlar daha ağır dalları taşır. Karga ve bıldırcın gibi daha küçük kuşlar küçük bitkileri taşır.
Zaman geçtikte bulutlar zaman geçtikçe daha da kararmaya başlamış. Fakat Toh kuşu hiçbir şey yapmaz. Yalnızca diğer kuşların sığınak inşa etmelerinin bitmesini bekler. Fakat diğer kuşlar bir anda bu durumdan bıktıklarını belli ederler ve Toh kuşunun da yardım etmesini isterler.
Toh kuşunun bu istek karşısında canı sıkılır. Fakat sığınaksız kalma korkusuyla bu işi yapmak için diğer kuşlara katılır. Azıcık çalışma sonrası yorulur. Çalışmanın kendine göre olmadığını düşünerek diğer kuşların görmediği zaman bir mağaraya gidip saklanır. Mağaranın içinde biraz uzanır ve uyuyakalır.
Kuyruğuna olanlar ve acı son
Fırtınanın başladığının dahi farkına varamaz. Sadece birkaç dakika çalışmaktan aşırı yorulduğu için gök gürültüsü onu uyandırmaz. İşin kötüsü mağara çok küçüktür ve Toh kuşunun güzel kuyruğu mağaranın dışında kalır.Fırtına tüm gün ve gece boyunca sürer. Ertesi gün güneş parıl parıl parlamaya başlar. Diğer kuşlar sığınaklarından, Toh kuşu da mağarasından dışarı çıkar. Toh kuşu her şeyin normale döneceğini düşünür. Toh kuş günlük rutinine dönmek için kraliyet bahçesine geri döner. Fakat bahçeye vardığında herkes ona gülmeye başlar. Fırtına Toh kuşunun harikulade ve görkemli kuyruğunu neredeyse tamamen yok etmiştir. Utanç içinde Toh kuşu mağaraya döner ve bir daha hiç dışarı çıkmaz. Gururu ve bencilliği yüzünden izbe bir yerde tek başına yaşamak ve çalışarak kaşiflere yol göstermekle cezalandırılır.
