- Katılım
- 17 Tem 2023
- Mesajlar
- 9,776
- Çözümler
- 1
- Tepki puanı
- 2,477
- Puanları
- 113
- Konum
- ab inferno
- Cinsiyet
- Kadın
Yıl 2012…
Suriye'de Beşar Esad'a karşı başlatılan kanlı ayaklanma tüm hızıyla sürüyor.
Ülkedeki çatışmaları yerinde izleyen bir yandaş gazeteci Türkiye'ye döndükten sonra müthiş (!) bir öngörüde bulunuyor:
“Arap Baharı'nın başlamasıyla Libya ve Mısır'da diktatörleri deviren mücahitler şimdi de ‘cihat' için Suriye'deler!..”
★★★
O tarihte Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu ise Büyük Ortadoğu Projesi'nde emperyalizmin yeni bir adımı olan Suriye yangınına adeta körükle gidiyor:
“Artık Ortadoğu'da yeni oyun kurucu ülke Türkiye'dir. Bu coğrafyada bizim haberimiz olmadan yaprak bile kıpırdamayacak. Ecdat yadigarı topraklarda Osmanlı'yı ihya ve yeniden inşa edeceğiz. En geç iki ay sonra, diktatör Esed devrilecek ve biz dört saatte gideceğimiz Şam'daki Emeviye Camisi'nde cuma namazı kılacağız…”
Cumhurbaşkanı Erdoğan da kısa bir süre öncesine kadar “Kardeşim Esad” dediği Suriye liderine “Düşmanım Esed” olarak hitap ediyor ve benzer söylemlerde bulunuyor.
★★★
Tüm öngörüleri doğru çıkan emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ ise bu köşede sık sık yaptığımız röportajlarda Türkiye'nin Suriye krizine dahil olmasının ülkemizi cumhuriyet tarihinin en büyük yanlışına sürükleyeceğini belirterek, bu vahim hatadan dönülmesini sağlamaya uğraşıyor.
Suriye'de yaşananların Büyük Ortadoğu Projesi için kurulan satranç tahtasında yeni bir hamle olduğunu, Beşar Esad'ın devrilmeyeceğini ama Suriye'nin parçalanacağını ifade ediyor. Ayrıca 911 kilometrelik Suriye sınırımızın tehlikeye gireceğini, ABD'nin Suriye topraklarında İsrail'in gelecekteki yayılması ve güvenliği için PKK/PYD/YPG'den oluşan bir “garnizon devlet” kuracağını öngörüyor.
Ben de yandaş gazetecinin “Libya ve Mısır'da diktatörleri deviren mücahitler şimdi cihat için Suriye'deler” deyişinden yola çıkarak “Emperyalizmin kazanması için cihat!..” başlıklı yazılar kaleme alıyorum.
Heyhat!..
Ne Elekdağ'ın ne de diğer bağımsız dış politika uzmanlarının uyarıları dikkate alınıyor!..
“Baş mücahit Davutoğlu”, cumhuriyet tarihinin en vahim dış politika yanlışında ısrar ediyor.
★★★
Ve nihayet!..
Filistin'deki son Hamas saldırısının ardından İsrail'in eski Başbakanı Ehud Olmert 15 Ekim günü, bir televizyon röportajında tarihi bir itirafta bulunuyor:
“Suriye'deki iç savaşı biz başlattık. Oradaki terör örgütlerini biz kurduk. Ama bazı ülkeler komik bir şekilde bunun özgürlük mücadelesi olduğunu düşündüler!..”
Neymiş?..
Suriye'deki krizi onlar başlatmışlar!
IŞİD başta olmak üzere tüm terör örgütlerini onlar kurmuşlar!
Bizim Osmanlı'yı ihya ve inşa edeceğimiz topraklarda onlar PKK/PYD/YPG'yi garnizon devlet için bir araya getirmişler!
Ülkemize milyonlarca sığınmacının akın etmesine, milyarlarca dolarımızın heba olmasına ve beka tehdidi haline gelen PKK/PYD/YPG garnizon devletçiğini engellemek için başlatılan operasyonlarda sayısız şehitler vermemize onlar sebep olmuşlar!..
★★★
Ve bu vahim tablonun baş sorumlusu olan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Meclis'teki grup toplantısında kürsüye çıkıp hâlâ vatan kurtaran kahraman edasıyla konuşabiliyor!..
İktidara ne yapması gerektiğini söyleyebiliyor!..
Susun, Sayın Davutoğlu, susun!..
Hesap vermiyorsunuz, bari susun!..
Uğur Dündar
Suriye'de Beşar Esad'a karşı başlatılan kanlı ayaklanma tüm hızıyla sürüyor.
Ülkedeki çatışmaları yerinde izleyen bir yandaş gazeteci Türkiye'ye döndükten sonra müthiş (!) bir öngörüde bulunuyor:
“Arap Baharı'nın başlamasıyla Libya ve Mısır'da diktatörleri deviren mücahitler şimdi de ‘cihat' için Suriye'deler!..”
★★★
O tarihte Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu ise Büyük Ortadoğu Projesi'nde emperyalizmin yeni bir adımı olan Suriye yangınına adeta körükle gidiyor:
“Artık Ortadoğu'da yeni oyun kurucu ülke Türkiye'dir. Bu coğrafyada bizim haberimiz olmadan yaprak bile kıpırdamayacak. Ecdat yadigarı topraklarda Osmanlı'yı ihya ve yeniden inşa edeceğiz. En geç iki ay sonra, diktatör Esed devrilecek ve biz dört saatte gideceğimiz Şam'daki Emeviye Camisi'nde cuma namazı kılacağız…”
Cumhurbaşkanı Erdoğan da kısa bir süre öncesine kadar “Kardeşim Esad” dediği Suriye liderine “Düşmanım Esed” olarak hitap ediyor ve benzer söylemlerde bulunuyor.
★★★
Tüm öngörüleri doğru çıkan emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ ise bu köşede sık sık yaptığımız röportajlarda Türkiye'nin Suriye krizine dahil olmasının ülkemizi cumhuriyet tarihinin en büyük yanlışına sürükleyeceğini belirterek, bu vahim hatadan dönülmesini sağlamaya uğraşıyor.
Suriye'de yaşananların Büyük Ortadoğu Projesi için kurulan satranç tahtasında yeni bir hamle olduğunu, Beşar Esad'ın devrilmeyeceğini ama Suriye'nin parçalanacağını ifade ediyor. Ayrıca 911 kilometrelik Suriye sınırımızın tehlikeye gireceğini, ABD'nin Suriye topraklarında İsrail'in gelecekteki yayılması ve güvenliği için PKK/PYD/YPG'den oluşan bir “garnizon devlet” kuracağını öngörüyor.
Ben de yandaş gazetecinin “Libya ve Mısır'da diktatörleri deviren mücahitler şimdi cihat için Suriye'deler” deyişinden yola çıkarak “Emperyalizmin kazanması için cihat!..” başlıklı yazılar kaleme alıyorum.
Heyhat!..
Ne Elekdağ'ın ne de diğer bağımsız dış politika uzmanlarının uyarıları dikkate alınıyor!..
“Baş mücahit Davutoğlu”, cumhuriyet tarihinin en vahim dış politika yanlışında ısrar ediyor.
★★★
Ve nihayet!..
Filistin'deki son Hamas saldırısının ardından İsrail'in eski Başbakanı Ehud Olmert 15 Ekim günü, bir televizyon röportajında tarihi bir itirafta bulunuyor:
“Suriye'deki iç savaşı biz başlattık. Oradaki terör örgütlerini biz kurduk. Ama bazı ülkeler komik bir şekilde bunun özgürlük mücadelesi olduğunu düşündüler!..”
Neymiş?..
Suriye'deki krizi onlar başlatmışlar!
IŞİD başta olmak üzere tüm terör örgütlerini onlar kurmuşlar!
Bizim Osmanlı'yı ihya ve inşa edeceğimiz topraklarda onlar PKK/PYD/YPG'yi garnizon devlet için bir araya getirmişler!
Ülkemize milyonlarca sığınmacının akın etmesine, milyarlarca dolarımızın heba olmasına ve beka tehdidi haline gelen PKK/PYD/YPG garnizon devletçiğini engellemek için başlatılan operasyonlarda sayısız şehitler vermemize onlar sebep olmuşlar!..
★★★
Ve bu vahim tablonun baş sorumlusu olan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Meclis'teki grup toplantısında kürsüye çıkıp hâlâ vatan kurtaran kahraman edasıyla konuşabiliyor!..
İktidara ne yapması gerektiğini söyleyebiliyor!..
Susun, Sayın Davutoğlu, susun!..
Hesap vermiyorsunuz, bari susun!..
Uğur Dündar
