Sonunda kazık halka girer!

Belli ki bilgileri polis veriyor. Banka yönetimi suçu şube müdürüne yükledi. Şube müdürü hanım ise; “ben kızgın sac üzerinde çıplak ayaklı bir koşucuydum” dedi. Cumhurbaşkanı da; “1 koyup 100 alma avantacısı olmuş futbolcularla” görüştü ve “çözülsün çocukların sorunu” diye İçişleri Bakanı’na emir verdi.

Bilinen sona gidiyor.

Gizli tanıklar.

Açık şahitler.

Alınan ifadeler.

Sonunda göreceksiniz Banka Sigorta Fonu’na (halk kesesinden) havale edilecek. Futbolcuların banka müdürü hanım aracılığıyla tefecilere kaptırdığı dolarlar sahiplerine geri ödenecek.

Kazık halka girecek.

★★★

Böylece; “Finans Merkezi’nden Fon Vurgununa adlı belgesel” ile ekonomi tarihimize not düşülmüş olacak.

Hatırlayın.

Seçim günlerine girmiştik. Avrupa’nın en yüksek gökdelen binasını 3.500.000 (3.5 milyon) metrekarelik bir alanda İstanbul’un gökyüzünü delen bir büyük harcamayla dikmişlerdi. Gösterişli devlet töreni ile açılışı yapıldı.

Lüks ofis katları.

Büyük bir cami.

Beş yıldızlı otel.

Konferans salonu.

Dev alışveriş merkezi.

4 milyar TL’ye bitecekti.

65 milyar TL’ye bitti.

Çok pahalıya yapıldı.

Harcandı halk parası.

★★★

Döviz sahipleri.

Fon yöneticileri.

Finans kapital.

Yerli zenginler.

Hepsi İstanbul Finans Merkezi’ne koşacaklar. Bu koşuyla; Finans Merkezi’nin açıldığı gün dolar çıktığı 19.00 TL bandında duracak ve açılışın haftasında da geriye gitmeye başlayacaktı. Doların inişine bağlı olarak da enflasyon frenlenecek, fiyat artışları duracaktı.


Tersi oldu.

Dolar yine arttı.

29.00 TL’ye çıktı.

Türkiye’ye New York, Londra, Tokyo, Dubai finans merkezlerini kıskandıracak bir döviz akışı gelmedi. Yıkanmış, yıkanmamış dolar sahibi zengin Türkler de, paradan para yapmaya soyunmuş finans okuryazarı genceler ile ünlü futbolcular da kendi öz finans merkezimize yönelmek yerine yine Kapalıçarşı tefecilerine vidalandılar.

★★★

Beklenen olmadı.

Finans Merkezimizin lüks lokantaları, her çeşit lezzete açık kafeleri, şık giyimli yabancı ve yerli finansçı, bankacı, borsacı oyuncularla dolmadı. Pahalıya mâl olan lüks camisi, mümin Müslüman finansçılarla tanışmadı.

Yaşlı Tahtakale.

Tarihi Kapalıçarşı.

Yine çok canlı kaldı.

Gösterişli törenle açıldığı günden bu yana geçen aylar içinde İstanbul Finans Merkezi sinek avlarken Tahtakale, Kapalıçarşı futbolcu dolarlarının “Gizli Fon Vurgunu” haberine gülerek bakar oldu.

★★★

Pek üzerinde durulmuyor; Cumhurbaşkanı Erdoğan devreye girdi; “Söyleyin o bankanın genel müdürü Ateş’e ne yapıp etsin çocuklara dolarları ödensin” emri verdi.

Bunun sonu:

Futbolcuların kaptırdığı dolarlar, adı geçen banka üzerinden Banka Sigorta Fonu’na havale edilip, ödenmesine varır.

Kazık halka girer.

★★★

Finans Merkezi’nin açıldığı günlerde; futbolcu Rıdvan Dilmen, “vatanımız çok zorlu bir süreçten geçiyor, adeta bir İstiklal Savaşı, güçlü bir Türkiye istiyoruz. Güçlü bir Türkiye için evet ben de varım, Sevgili Arda; ‘sen de var mısın” diye iktidar yandaşı tweet atmış, Arda Turan da: “Rıdvan Hocam çağrını aldım. Güçlü bir Türkiye için ben de varım. Burak Yılmaz sen de var mısın kardeşim” diye iktidara oy çoğaltma kampanyasına katılmış, Burak Yılmaz da; “Arda kardeşim güçlü bir Türkiye için ben de varım...” diye boş alana koşu yapmıştı... Buna dayanarak; “sonunda kazık halka girer” diye yazıyorum. Pahalı Finans Merkezi yapılıp seçim öncesi açılması da halka giren kazağın kılıflanmasıydı.

Sudan’da çiftçilik kazığı da halka girdi!​

Afrika’nın orta yeri Sudan’da 1.00.000 dönüm arazi kiralayıp orada domates, biber, patlıcan, susam, pamuk, mısır, soya üretip Türkiye’ye getirip satacağız diye anlatılan “büyük vizyon projesinin (!)” ekonomik bir mantığı yoktu. Bu konuyu Meclis kürsüsünden CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer sayısız defa dile getirip; “Sudan’dan Türkiye’ye ürünler ancak 45 günde gelebiliyor. Her bir konteynerin masrafı da 20 bin doları buluyor. Bu şartlar altında Sudan’da çiftçilik yapmanın ülkeye, çiftçisine ne katkısı olacak” diye sormuştu. Bu sorular üzerine de başta Tarım Bakanları; “Biz Sudan’da ürettiğimiz tarım ürünlerini bölgede satacağız” diye ağız değiştirmişlerdi. 10 yıl doldu. Kaç milyon dolar gitti? Sudan’da çiftçilik projesi kılıf yapılarak milyonlarca lira yönetim kurulu üyelerine ücret, ikramiye, müşavirlik bedeli ödendi. Sonunda önceki gün Sudan’da çiftçilik yapmak için kurulmuş şirketin kapatılmasına karar verildi.

Necati Doğru​