Günlerden bir gündü Lüleburgazın içinde bir otelde sabah kahvaltıya inmiştim. Bütün göstergeler iyiydi. tabağımı doldurmaya başlarken otelin yemek alınan kısmında tam karşıda duvara asılı iki tane tablo vardı. birincisi birinci dünya savaşını anlatan bir anlatan bir tablo idi ki o tablodaki gemiler buharlı gemilerdi. kara kara dumanları çıkıyordu. diğer tabloda o tablonun bir kaç adım ilerisinde mona lisa tablosuydu. ben deniz tablosuna bakarken otel çalışanı arkadaşımız yanıma geldi ve bende muhabbet olsun diye bu tablo neyi anlatıyo dedim arkadaşımız baktı baktı baktı preveze deniz savaşı abi bu dedi içimden lm bunnar buharlı gemi nasıl prezveze olur dedim aam çaktırmadım . heeee dedim . sonrada diğer tabloyu sordum dedim bu kim arkadaşım mono lisa tablosuna baktı baktı baktı dedi ki abi bu Bülent Ersoya benziyo dedi. artık ordan sonrasını tutamadım yattım yerlere gülmekten:::)