Parçaları uzak noktalara dağılmış puzzle gibi hissediyorum biri omuzlarımdan tutup sıkıca sarsarak uyandırsa ve içimdeki gafletin ziftleştirdiği hali hüüp diye emip alsa Elimden tutulmasına ihtiyacım kalmadığı ve kendi başıma ayağa kalktığım gün, yerde oluşumun sebeplerini aynı yere gömmek gayesi ile dolmuş olacağım
Hayat sevmek için karanlık, nefret için ideal sıcaklıkta değil miydi? Ya kartlar değişirse, oyuncular tarafsızlaşırsa o zaman da bir kızıl goncaya benzer mi dudağın? Belki ağzından kanlar dökülürse kızıllık anlam bulur
Demiş üstad..