Hayatın iki kutbu vardır, ikisini de sevebilirsiniz

Arthur

Huysuz ve tatlı adam..
Gümüş Üye
Katılım
24 Eyl 2020
Mesajlar
2,228
Tepki puanı
534
Puanları
113
Yaş
29
Konum
İstanbul
Cinsiyet
Erkek
Hayat bize mutlu olmanın yollarını aratıyor. Öyle ki her an mutlu olmamız gereken bir çağda yaşıyoruz. Sağımıza solumuza baktığımızda etrafımızda bizi mutlu etmek adına olan paylaşımlar size de “Acaba ben mutsuz muyum ki?” diye düşündürmüyor mu? Ya da bireyin mutsuzluk duygusunu kabullenmesini sağlamlaştırmıyor mu?

Dış koşulların baskısı arttıkça insan kendi mutluluğunu sorgular. Tıpkı tercih ettiğimiz kozmetik ürünleriyle daha mutlu olacağımızı söylemeleri gibi. Tatil için yer ayırtacağımız zaman mutlu olmamız için her türlü konforu bize vadeden yerleri seçmiyor muyuz? Tüm bunlar hayattan zevk alabilmek adına yaptığımız tercihlerdir. Ancak şu da bir gerçek ki her hoşluğa eşlik eden bir nahoşuk hali söz konusudur.

Mutlu olmanın yolu olarak talih, tesadüf
Terapi odasında mutluğun çoğu kez tesadüf eseri olduğunu duyarım. Dönüp de şimdiye kadarki hayatını sorgulayan bireylerin ortak beyanı; dönüm noktalarında onları bekleyen tesadüfi talihlerdir. Aslında bu durum hayata özgü bir tablodur ve doğumdan itibaren kendisini gösterir. İnsan olmanın gereğidir.

Tesadüfü, bireyin bahtında lehte ya da aleyhte olma hali olarak tanımlayabiliriz. Yani her iki ihtimalin de varlığı söz konusudur. Orta Çağ’da da aynı yaklaşım benimsenmekte ve tesadüf hali her iki ihtimalin varlığında hoşgörü ile karşılanmaktaydı. Yalnız modern çağda sadece lehteki tesadüf, talih olarak kabul edilmektedir. Aleyhteki tesadüfün karşılığı ise hayal kırıklığı, kızgınlık tepkilerini doğuran mutsuzluk olarak karşılık bulur.

İdeal, beklenilen talihten mahrum kalma hali tekrarlandıkça birey kendisini sanşsız olarak tanımlar. Belki de asıl şans buradadır. Kendi hataları olamadan kazanan insanlar, tesadüfen bir şekilde yer edinirken asıl yerlerini koruyamazlar çünkü kendi hataları olmadan kazanmaktan mahrum kalan insanlardır.

Mutlu olmak mecburi hale gelirse
Mutlu olmak mecburiyete dönüştüğünde en ufak bir aksaklık büyük bir felaket olarak yorumlanmaya hazırdır. Mutsuzluğun, mutlu düşünceden çok daha çabuk görünür olduğu bir tablodur bu. Ne zor iş hep mutluluğu görebilmek. Her zorlanış daha çok hararetlendirir mutluluk ve mutsuzluk savaşını. Sonucunda ise mutluluğu elde ederken, öfkeye yenik düşerken bulur insan kendisini. İşte tablo şimdi tamamlandı. Nasıl mı? Mutluluğu düşündükçe mutsuzluğa batarak…

Kutuplaşma
Mutluluk ve mutsuzluk hali kutuplaşma değil midir? Mutluluğun da mutsuzluğun da kendisine has boyutları, hayatın çok boyutlu yanında sadece bir boyutunu tanımlar. Yaşam bir sanattır. Ve insanlar kendi hayatlarının sanatçılarıdır. Sanatçının sanatını tüm yönleriyle tanıması ve anlamlandırması gerekir. Sanatta eserin sadece mutlu ve haz veren yanları yer almaz, aynı zamanda mutsuz ve nahoş yanları da vardır. Yani burada, başka tür bir mutluluk halinden bahsediyorum. Alışılagelmiş, tesadüfi, talihimsi mutluluktan değil, tüm bunlarla birlikte talihin karamsar yanını da yanına alan bir mutluluktan. Realitenin esas aldığı karanlık yanından.

Mutsuz ilişkiler
Daimi gönül hoşnutluluğu ile yola çıkar tüm ilişkiler. İşte mutsuzluk tam da bir sonraki adımda görünür olmaya çalışır. Çünkü gönül hoşnutluğu ile olan her ilişki; ister kadın-erkek ilişkisi, ister iş arkadaşı, ister anne-baba ilişkisi, ister arkadaş, ister kardeş ilişkisi olsun, realite tabanından ıraktır. Bu yüzden çabuk tüketilmeye ve bitmeye hazırdır. Oysa ilişkinin türü ne olursa olsun mevcut ilişkinizde bir anlam görebiliyorsanız, o zaman mutsuz zamanlarınızın anlamını daha iyi bilebilir ve onu anlamlandırabilirsiniz.

Nasıl mı? Kafanız karıştı değil mi? Mevcut bilgilerin üzerine gelen yeni bilgiler… Şimdi bana şu soruyu sorabilirsiniz? “Hayatın her iki kutubu ile barışık olmaktan bahsediyorsunuz, değil mi?” Evet, tam da bundan bahsediyorum. Ancak bunun yöntemi kişiye özgü. Her bireyin kendi öznel haritasından yola çıkarak ilerliyoruz. Kabullenerek. Bazen tam bir kabul sağlanmasa da en azından birey için yaşanılabilir bir düzeyde tutmayı keşfetmek de mümkün…

Hayatın elverişli ve elverişsiz tüm yanlarına gönül hoşnutluğu ile bakabileceğimiz günlerin gelmesi dileğiyle
 

Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
44,566
Çözümler
4
Tepki puanı
13,019
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Hiç de yazılarak dikte edilenler gibi kolay değil mutlu olmak gönlünüzün tatmin olması lazım bu duyguya
 

Ahu

Es
Uzaklaştırıldı
Katılım
15 Nis 2023
Mesajlar
429
Tepki puanı
109
Puanları
43
Konum
İzmir
Cinsiyet
Kadın
Kutup falan çok detaylı şeyler ama illaki kutuba yayacaksak ben soğuk kutup seviyorum her cephede işe yarar
 

Lotus

Özel Üye
Platin Üye
Katılım
16 Nis 2023
Mesajlar
7,086
Tepki puanı
1,965
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Ömür hanım konuşmaları geldi aklıma.

Her şeyi iyi yanından görmeyi kim öğretti bize? Acıyı görmeyen insan, umutsuzluğu yaşamayan, iliklerine dek kederin işleyip yaralamadığı bir insan, mutluluktan,
umuttan, sevinçten ne anlar? Göğü görmeden, denizi görmeden
maviyi anlamaya benzemez mi bu?
 
Üst Alt