Orwell'i Propagandalaştırmak

Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
47,856
Çözümler
4
Tepki puanı
14,498
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Orwell’in romanları çoğu okur tarafından sosyalizm karşıtı ve kapitalizm yanlısı birer propaganda metni olarak görülse de, bu eserler son yıllarda farklı siyasi argümanlara temel teşkil eden bir kaynak haline geldi.

“Geçmişi kontrol eden geleceği kontrol eder.”

“Bazı hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir.”

“Hakikat Bakanlığı size, gözleriniz ve kulaklarınızla tanık olduğunuz kanıtları reddetmenizi söyledi.”

George Orwell’in bu ve buna benzer pek çok cümlesini ne zaman politik bir mesele olsa propaganda malzemesi haline getirme alışkanlığı, hukukçu Samantha Senn’in de belirttiği gibi, aslında 1950’li yıllardaki istihbarat çalışmalarının bir neticesidir.

Senn, 1944 yılında yazılan Hayvan Çiftliği’nin Rus Devrimi’nden otoriter Stalin rejimine giden sürecin şeffaf bir alegorisi olduğunu belirtir. Romanda çiftlik hayvanları bir devrim yapar ancak domuzlardan oluşan yönetici kadro bu devrime ihanet eder. Nihayetinde çiftlik hayvanları, kendi liderleri olarak gördükleri domuzlarla (Sovyetler Birliği’nin Stalin dönemindeki otoriter yönetici kadrosu) komşu çiftliklerdeki insanlar (Öteki ülkelerin kapitalist yöneticileri) arasında hiçbir fark olmadığı kanaatine varırlar.

Senn’e göre Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’nin kitapta açık bir biçimde yer almaması, yayımlandığı dönemde romanın anti-sosyalist bir anlatı olarak okunmasına sebep olmuş ve bu durumu kendi menfaatine kullanmak isteyen İngiliz ve Amerikan istihbarat servisleri romanın kısa süre içinde çok sayıda dile çevrilmesini, bu çevirilerin kimi bölgelerde – özellikle de Doğu Avrupa ve Orta Doğu’da – olağanüstü bir hızla erişilebilir olmasını sağlamıştır.

Hatta Orwell’in 1950 yılındaki ölümünden sonra CIA, bizzat Hayvan Çiftliği’nin animasyonunu yaptırdı ve romandaki kimi kısımları kendi ideolojik menfaatleri çerçevesinde manipüle etti. Mesela Leon Troçki’yi temsil eden ve Orwell’in olumlu bir biçimde tasvir ettiği Snowball karakteri tam aksi olacak biçimde yeniden yaratıldı, komşu çiftliklerde insan tahakkümü altında yaşayan öteki hayvanların mevcut durumlarından ne denli memnun olduğu sürekli vurgulanırken kitabın sonu tamamen değiştirildi ve bütün hayvanların domuzları devirmek üzere ayaklandığı yeni bir son icat edildi. Bu animasyon uyarlaması sinema salonlarında pek rağbet görmese de, uzun süre ABD ve İngiltere’de eğitim malzemesi olarak kullanıldı, hatta farklı dillere çevrilerek öteki ülkelerdeki okullarda da gösterimi sağlandı.

Senn, Amerikan ve İngiliz istihbarat servislerinin Hayvan Çiftliği’nden sonra 1984’ü de aynı şekilde kullandığını belirtiyor. Tıpkı Hayvan Çiftliği gibi 1984 de onlarca farklı dile çevrilerek dağıtımı sağlandı, bilfiil istihbarat tarafından fonlanan film uyarlamasıysa yine eğitim malzemesi olarak öncelikle okullara dağıtıldı.

Fakat Hayvan Çiftliği’yle karşılaştırıldığında 1984 çok daha kapsamlı bir içeriğe sahiptir ve İngiltere’de geçen romanda, üç totaliter ulus arasında bölünmüş bir gelecek tasviri yer alır. Bu da 1984’ü farklı politik görüşler açısından çok daha işlevsel bir propaganda malzemesi haline getirir. Nitekim aynı kitap Amerika ve İngiltere’nin yanı sıra Sovyetler Birliği tarafından da kullanılmış ve Orwell’i “İnsanlık Düşmanı” olarak tanımlayan Sovyetler Birliği, J. Edgar Hoover ya da Ronald Reagan’ı Büyük Birader’e benzeterek 1984’ün Batı medeniyetini özellikle de Amerika Birleşik Devletleri’ni bekleyen totaliter geleceğin bir öngörüsü olduğunu savunmuştur.

1984’ün uyarlanabilirliği onu aynı zamanda her tür hiciv için de işlevsel bir kaynak haline getirir. Okyanusya’nın resmi dili olan yeni söylem (newspeak), düşünce polisi (thoughtpol), düşünce suçu (thoughtcrime) gibi icat edilmiş kelimeler ve gözetim toplumunu temsil eden büyük boy ekranlarla liderlerin devasa afişleri artık ideoloji ayırt edilmeksizin her tür totaliterleşme karşıtı harekette eleştiri bağlamında kullanılmaktadır.

“İstihbarat teşkilatları,” diye yazıyor Senn, “farkında olmadan ‘Büyük Birader’ ve ‘Bazı hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir’ gibi Orwellci kavram ve sözlerin halkın zihninde yer etmesini sağlayarak özellikle de Amerika Birleşik Devletleri’ni eleştirilmek için inanılmaz bir söz dağarcığı ve propaganda kaynağı yarattılar.”
 
Üst Alt