Evlilik teklifinden sonra düğün hazırlıklarına başlayacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. En başta akıl sağlığını kaybetmeden çevrenizdekilerin o anlamsız sorularını ve hareketlerini atlatmanız gerekecektir. İşte nişanlandıktan sonra başınıza gelecek 7 klişe durum...
-Alkışlar, bravolar!
Belki de hayatınız boyunca bu kadar tebrik almamışsınızdır. Adeta aya ilk çıkan sizmişsiniz gibi sürekli sırtınız sıvanır. Anlam veremediğiniz kadar alkış alırsınız. E tabi sizi evlenmeye ikna eden kadına ya da yüzüğü parmağa takmayı başaran adama da aynı tebrikler gider.
-Yüzük gösterme!
Yüzük, iki bireyin arasında anlam ifade eden bir objeden ibarettir. Kimi küçücük bir yüzük alabilir kimi ise herkesin gözlerini alacak bir yüzük alabilir. Her iki durumda da yüzüğünüze gelecek yorumlara kendinizi şimdiden hazırlayın.
-Düğüne hazırlık!
Siz daha pastayı, davetiye düşünürken çevrenizdekilerin "Biraz kilo mu versen", "Sanki spora başlamalısın" gibi sinir bozucu yorumları olabilir.
-Tarih belli oldu mu?
Daha parmağınıza yüzüğü yeni takmış olabilirsiniz ama üst kattaki komşu sizin o tarihi açıklamanız bekliyor. Tarih ile ilgili tüm sorulara hazır olun. Ve can sıkıcısı tarih erken ise "Ne aceleniz var" tarih geç ise "Bu kadar uzatmanın anlamı ne?" gibi anlamsız yorumlara maruz kalabilirsiniz.
-Çeyiz derdi!
Nişanlandıysanız çeyizin kesin hazır olmalı gibi bir algı var insanlarda... Oysa bu işler öyle yürümüyor. Artık kimse evlerde 10 yıl öncesinden çeyiz hazırlamıyor. Ama yine herkesin dilinde aynı soru "Çeyizin hazır değil mi?"
-Soy ismi davası!
Kariyerli, modern bir kadın olarak eşinizin soyadını alıp almayacağınız herkes tarafından büyük bir merak konusudur. Eğer henüz bu konu üzerine düşünmediyseniz hemen düşünüp kararınızı verin. Cevabınıza göre her türlü eleştiri ve yoruma açık olmak için de kendinizi hazırlayın.
-Çocuk yapacak mısın?
Daha yeni nişanlanmış olabilirsiniz ama bu soru size en başlarda sorulacak sorulardan. "Çocuk yapacak mısın?", "Çocuk yapınca çalışmayacaksın değil mi?" gibi anlamsız sorularla insanlar sizi bunaltacak. Daha ortada düğün yok ama çocuğunuza şimdiden isim düşünmelisiniz.
-Alkışlar, bravolar!
Belki de hayatınız boyunca bu kadar tebrik almamışsınızdır. Adeta aya ilk çıkan sizmişsiniz gibi sürekli sırtınız sıvanır. Anlam veremediğiniz kadar alkış alırsınız. E tabi sizi evlenmeye ikna eden kadına ya da yüzüğü parmağa takmayı başaran adama da aynı tebrikler gider.
-Yüzük gösterme!
Yüzük, iki bireyin arasında anlam ifade eden bir objeden ibarettir. Kimi küçücük bir yüzük alabilir kimi ise herkesin gözlerini alacak bir yüzük alabilir. Her iki durumda da yüzüğünüze gelecek yorumlara kendinizi şimdiden hazırlayın.
-Düğüne hazırlık!
Siz daha pastayı, davetiye düşünürken çevrenizdekilerin "Biraz kilo mu versen", "Sanki spora başlamalısın" gibi sinir bozucu yorumları olabilir.
-Tarih belli oldu mu?
Daha parmağınıza yüzüğü yeni takmış olabilirsiniz ama üst kattaki komşu sizin o tarihi açıklamanız bekliyor. Tarih ile ilgili tüm sorulara hazır olun. Ve can sıkıcısı tarih erken ise "Ne aceleniz var" tarih geç ise "Bu kadar uzatmanın anlamı ne?" gibi anlamsız yorumlara maruz kalabilirsiniz.
-Çeyiz derdi!
Nişanlandıysanız çeyizin kesin hazır olmalı gibi bir algı var insanlarda... Oysa bu işler öyle yürümüyor. Artık kimse evlerde 10 yıl öncesinden çeyiz hazırlamıyor. Ama yine herkesin dilinde aynı soru "Çeyizin hazır değil mi?"
-Soy ismi davası!
Kariyerli, modern bir kadın olarak eşinizin soyadını alıp almayacağınız herkes tarafından büyük bir merak konusudur. Eğer henüz bu konu üzerine düşünmediyseniz hemen düşünüp kararınızı verin. Cevabınıza göre her türlü eleştiri ve yoruma açık olmak için de kendinizi hazırlayın.
-Çocuk yapacak mısın?
Daha yeni nişanlanmış olabilirsiniz ama bu soru size en başlarda sorulacak sorulardan. "Çocuk yapacak mısın?", "Çocuk yapınca çalışmayacaksın değil mi?" gibi anlamsız sorularla insanlar sizi bunaltacak. Daha ortada düğün yok ama çocuğunuza şimdiden isim düşünmelisiniz.
