Chen

🇵🇸
Forum Sorumlusu
Katılım
9 Ocak 2020
Mesajlar
44,779
Çözümler
4
Tepki puanı
13,090
Puanları
113
Konum
.
Cinsiyet
Kadın
Kudüs Sendromu Nedir?

Kudüs Sendromu ilk defa 1930’lu yıllarda psikiyatr Heinz Herman tarafından tanımlanan bir rahatsızlık olarak adlandırılmış. Jarusalem Sendrome olarak anılıyor. Kudüs’e gelen bir kişinin şehirden çok fazla etkilenmesi, mistik ortama kendisini kaptırması, din odaklı halüsinasyonlar görmesi kısacası bir çeşit akıl tutulması olarak tanımlanıyor.

Kudüs Sendromu Var mı Yok mu?

Kudüs Sendromu diye bir sendromun varlığı aslında tartışmalara konu olmuş. Böyle bir sendromun olmadığını iddia eden bir kesim de var. Ancak İsrailli psikiyatristler uzun araştırmalar neticesinde Kudüs Sendromunu resmen kabul etmişler.

Din Fark Etmiyor

Kudüs Sendromunu hangi din olduğu fark etmeksizin herkesin yaşama ihtimali var. Yahudi, Hristiyan, Müslüman ya da başka bir din. Hangisine mensup olduğu hiç önemli değil. Din fark etmiyor dense de özellikle Musevi ve İsevi’ler bu sendroma yakalanıyor. Kudüs, semavi dinlerin merkezi olarak görülüyor ve kendine has o lahuti atmosferi din farkı gözetmeksizin herkesi etkisi altına almaya yetiyor.

Kudüs’e gelmeden önce rutin hayatında ruhsal sağlığı yerinde olan, herhangi bir takıntısı ya da psikolojik sıkıntısı olmayan kişiler Kudüs’e geldikten sonra yavaş yavaş dindar bir hayat yaşamaya başlıyor.

Üç Farklı Şekilde Görülüyor

İlk sırada kendisini dini bir lider olarak görenler yer alıyor. Ben İsa’yım diyenler olduğu gibi Hz. Musa olduğunu düşünenler de meşhur. İkinci sırada aydınlanma yaşayanlar geliyor. İnsanları doğru yola iletmekle kendini mükellef görenler hemen her ortamda vaaz vermeye nasihat etmeye başlıyor. Üçüncü olarak da insanlığın kurtuluşuna kendini adayan kişiler ortaya çıkıyor.

Bir de Bu Belirtisi Var

Kudüs Sendromuna yakalananlar bu tür belirtiler haricinde bir de sürekli temizlenme takıntısı yaşıyor. Ya saç, sakal, tırnak kesiyorlar ya da sürekli banyo yapıyorlar. Aşırı derecede temizlik arzusu sendroma yakalananların ortak özelliği olarak karşımıza çıkıyor.

Ya Sonra Ne Oluyor?

Genelde kentten ayrıldıktan sonra sendromun etkileri yavaş yavaş geçiyor. Fakat bazıları Kudüs’ten ayrılsalar bile tesrinden kurtulamıyor ya bir tarikata mensup oluyor ya tüm dünyadan soyutlanarak kendini ibadete veriyor ve münzevi bir hayat sürüyor.

Hastanelik Olanlar da Var

Milyonlarca turistin ziyaret ettiği Kudüs’te İsrail kaynaklarına göre her yıl yüz kadar turist Kudüs Sendromuna tutuluyor. Sendrom en fazla ABD’li Hristiyan turistlerde görülüyor. “Sokaklarda gaipten sesler duydum, yanımdan Hz. İsa geçti, Hz. Meryem yanımda dua ediyordu” gibi şikayetlerle hastanelere başvuran onlarca turist olduğu belirtiliyor.

Ortadan Kaybolma Sebebi: Kudüs Sendromu

Basında yer alan bilgilere göre Kudüs Sendromuna yakalandığı için psikolojik olarak başka bir aleme geçen insanlar ortadan kayboluyor. Mesela İskoçyalı turist Oliver McAfee’nin ortadan kaybolma sebebi Kudüs Sendromu olarak kabul ediliyor. Yaygın kanaate göre McAfee hayatta lakin sendrom sebebiyle münzevi bir hayatı tercih etti.

Kudüs Müslümanlar İçin Neden Önemli?

Kudüs Müslümanlar için Mekke ve Medine’den sonra üçüncü önemli şehirdir. Kâbe, Müslümanlar için kıble olarak emredilene kadar Müslümanların ilk kıblesi Mescidi Aksa idi. Allah Rasulü Hz. Muhammed’in miraca yükseldiği yerdir. Ayrıca Kudüs pek çok peygamberin yolunun düştüğü bir yer ve sayısız mucizenin beşiğidir. Kudüs’ün önemini anlamak için Peygamber Efendimizin hadis-i şeriflerine bakmak kâfi gelecektir. Mesela bu iki hadis meseleyi açıkça ifade ediyor:

Peygamber Efendimiz’e Hz. Meymune (ra): “Ey Allah’ın Resulü! Bize Mescid-i Aksa hakkında hükmün ne olduğunu bildirir misiniz?” diye soruyor. Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: “Oraya gidin ve içerisinde namaz kılın.” Meymune (ra): Eğer oraya kadar yolculuk etmeye gücüm yetmezse ne yapacağım? diyor. Allah Rasulü: “Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamazsanız kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin.” buyuruyor. (Ebu Davud, Kitabu’s-Salat,14)

Buhari, Müslim, Tirmizi gibi hadis alimlerinin eserlerinde geçen şu hadisi şerife de dikkatleri çekelim: Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: “Yolculuk ancak şu üç mescitten birisine ibadet için olur. Benim şu mescidime, Mescid-i Haram’a ve Mescid-i Aksa’ya.”

Kutsallık Anlayışı Mühim

Kutsal, inanan bir insan için hayatta beslendiği en önemli kaynaktır, yaşama sevincidir, tutunduğu en sağlam daldır. Kutsal olanı hayatının merkezine alan kişi ona her zaman saygı duyar, önceler, hürmet eder hatta ondan medet umar. Yaratıcı haricinde kutsal olan varlıklar/değerler kutsallıklarını yaratıcıya nispetlerinden alırlar. İslam’da kutsal olan Allah’tır. Allah, her türlü noksan sıfattan münezzehtir, mübarektir, saf ve temizdir, azizdir. Allah tüm kutsalların kaynağıdır.

Müslüman düşüncede kutsal kelimesi genellikle kutsal kitaplar, kutsal topraklar, kutsal mekanlar, kutsal emanetler, kutsal görevler gibi farklı kategorilerde kullanılır. Kutsal kabul edilenlerin her biri ya yaşanan bir olaydan kaynaklanır ya bir sembol içerir. Mesela Kadir Gecesinin diğer gecelerden farkı, mübarek oluşu Kur’an-ı Kerîm’in bu gecede inmesinden kaynaklanmaktadır. Mekke başta olmak üzere mekânın kutsallığına dair pek çok ayet vardır. Bu kutsal yerlere değer atfetmek pek tabidir. Ancak burada dikkat edilmesi gerek şey mekanların kutsiyetine inanırken maksat Allah’ın yüceliğini biliyor olmak, O’nun varlığını ve birliğini idrak etmektir. Bu önemli husus kaçırıldığı zaman kutsal olan bizatihi mekân ya da zamanmış gibi algılanır.

Müslümanlar Sendroma Girmiyor

Kudüs ve sendroma girme konusunda da mesele aslında tam da bununla bağlantılı. Kudüs Sendromu ile ilgili şu ana kadar aktardığımız bilgilerin öznesi konumunda olanlar Hristiyanlar ya da Yahudiler olarak geçiyor genelde. Müslümanların Kudüs’e atfettiği değer ve Kudüs’le aralarındaki ilişki çok anlamlı ve önemli olmasına rağmen sendrom düzeyine varacak bir etkide bulunmuyor. Bu durumun sebebi ise İslam’da kutsallık anlayışının diğer dinlerden farklılık gösteriyor olması. Müslümanların mekân ve zamana yüklediği anlam ile Hristiyan ya da Yahudilerin mekân ve zamana yükledikleri anlam arasındaki farktan dolayı maruz kaldıkları ya da muhatap oldukları şeylerin psikolojik etkileri de fark gösteriyor. Bir Hristiyan Kudüs’e gittiğinde halüsinasyonlar görmeye başlarken bir Müslüman Kudüs’e gittiğinde akli melekelerini kaybetmiyor. Hayatında bir farkındalık hissediyor, aidiyet duygusu gelişiyor. Kudüs’te şu an zulüm altında bulunan Müslüman din kardeşleri için çaba sarf etmeye başlıyor. Yani kendinden geçme değil anlamlı bir çaba zuhur ediyor.
 

GeN

ße₺a
Katılım
1 Eki 2022
Mesajlar
175
Tepki puanı
58
Puanları
28
Konum
Aura
Cinsiyet
Kadın
İlk kez duyuyorum. Câhillik v2.
 

Fluffy

🐼
Elmas Üye
Katılım
28 Şub 2023
Mesajlar
21,117
Çözümler
1
Tepki puanı
2,929
Puanları
113
Yaş
34
Konum
Miuw
Cinsiyet
Kadın
Bu sendromun varlığı bazı film ve dizilerde işlenmişti seri katilli şeyler
 
Üst Alt