kadınlar doğrudan iletişimi nadiren tercih eder. doğrudanlık, risklidir. o yüzden genelde dolaylı yoldan konuşurlar, ima ederler, hissettirirler, “ben iyiyim” derken aslında üç yüz paragraf mesaj vermeye çalışırlar. bunu, iletişim tarzlarından çok; evrimsel savunma mekanizmasıyla bağdaştırabiliriz.
fakat bir kadın bir gün gelip de açık açık konuşuyorsa, potansiyel olarak iki ihtimal vardır:
* dolaylı iletişimle sonuç alamamış, kurşunları bitmiştir.
* karşısındaki adamın zihinsel gücü karşısında oyun kurmayı bırakıp açık oynama zorunluluğu hissetmiştir.
yani, ya seni son koz olarak görüyordur, ya da oyun kuramayacağı bir zihinle karşılaşmış ve kendi oyunundan def edilmiştir. bu da bedenini, ruhunu, dengesini bozar. çünkü kontrol artık onda değildir, kural değişmiştir. zihin savaşını kaybeden kadın, ya açık verir ya da tamamen çekilir. ya daaaaa yukarıdan aşağıyı atılmayı göze almalısınızdır(kanatlarınızın varlığından bir haber olunduğu içinde içgüdüsel olarak yok etmek ister ama gene dumura uğrar)
sonuç mu? ya senin çerçevende kalır... ya da kendi çerçevesine geri döner – ama bir daha asla aynı şekilde konuşamaz.
dip not: bu konumda flag kullanmayı yeğlemiyorum, red flaglere dokunuyor. onları üzmeyelim, sevelim, sevilelim, sevişelim.
fakat bir kadın bir gün gelip de açık açık konuşuyorsa, potansiyel olarak iki ihtimal vardır:
* dolaylı iletişimle sonuç alamamış, kurşunları bitmiştir.
* karşısındaki adamın zihinsel gücü karşısında oyun kurmayı bırakıp açık oynama zorunluluğu hissetmiştir.
yani, ya seni son koz olarak görüyordur, ya da oyun kuramayacağı bir zihinle karşılaşmış ve kendi oyunundan def edilmiştir. bu da bedenini, ruhunu, dengesini bozar. çünkü kontrol artık onda değildir, kural değişmiştir. zihin savaşını kaybeden kadın, ya açık verir ya da tamamen çekilir. ya daaaaa yukarıdan aşağıyı atılmayı göze almalısınızdır(kanatlarınızın varlığından bir haber olunduğu içinde içgüdüsel olarak yok etmek ister ama gene dumura uğrar)
sonuç mu? ya senin çerçevende kalır... ya da kendi çerçevesine geri döner – ama bir daha asla aynı şekilde konuşamaz.
dip not: bu konumda flag kullanmayı yeğlemiyorum, red flaglere dokunuyor. onları üzmeyelim, sevelim, sevilelim, sevişelim.